29 Ocak 2012 Pazar

ÜSLUP

Değerli arkadaşlar, bazen Face’de beğenmediğimiz kişi, kurum ve kuruluşlara çok ağır eleştirilerde bulunuyoruz. Bazen üslubumuzu çok zorluyoruz. Sövgüye ve hakarete varan kelimeler kullanıyoruz. Şahsen ben, bu yazılıp çizilenlerden rahatsızlık duyuyorum.  Bundan birkaç gün önce Face’de karşılaştığım bu konuyla ilgili bir olay karşısında girdiğim polemiği faydalı olacağı inancıyla grupta paylaşmak istedim.

Yazılanların bazı yerleri biplenmiştir.

----“Bunlar ……...…dir. İçimize sızmış ve de bugünkü iktidarın yandaşlarıdır. İyi tanıyın ve tanıtın arkadaşlar...
Bu …………...….’in, duygu ve düşüncelerini videoda net görebiliyorsunuz işte ...……….’nin gerçek yüzünü lütfen çevrenizdeki ……………..……’la paylaşınız Kimin ne olduğunu herkes bilmeli, maskelerini düşürmeliyiz.”

“Arkadaşım size yazıp yazmamayı çok düşündüm. Ancak profil resminden yola çıkarak ve beni anlayacağını düşünerek yazmak ihtiyacı hissettim. Hepimizin içinde bazen fırtınalar kopuyor. Biliyorum. Ancak bu tür bir üslupla da bir yere varılamayacağını düşünüyorum. Rahmetli Mumcu'nun dediği gibi.

“Nasıl bir üslup kullanmam konusunda da görüşünüzü belirtirseniz örnekleme yaparak memnun olurum.

“Nagehan ve Nagehan gibilerini elbette tanıtacağız ve kınayacağız. Ancak, iktidara oy verenleri de iyi analiz edeceğiz. Nerde hata yapıyoruz diyeceğiz. Hatalarımızı en kısa zamanda telafi etmenin yollarını arayacağız.

“Güzelde kardeşim adamlar gözü kapalı gidiyor arka sıra intihara atlıyorlar. Bunlar afyon yutmuş gibiler. Anlatamıyorsun. Başlarındaki kişi ötekileştirmek için elinden geleni yapıyor, bundan da puan topluyor. Bu adamlar Türk milletinin ayrışmasından yana olamazlar. Ama başları ne derse doğru diğerleri şarlatan olarak bakıyorlar. Saygılar.”

“Yılgınlık yok. İktidarın yolu oydan geçiyor. O dediğiniz insanları kazanma yolunda sabırla, inatla mücadeleye devam. Mücadeleyi biraz açmak istiyorum. Laiklik, cumhuriyet, demokrasi, insan hakları... Bunlar hava gibidir. Biliyorsunuz hava olmazsa yaşam olmaz. Ancak havayı nasıl günlük yaşamımızda hissetmiyorsak, bunları da var olduğu sürece sosyal yaşamda hissetmeyiz. İnsanların günlük yaşamda hissettiği ihtiyaçları iştir, aştır ve bunun gibi ihtiyaçlardır. Mücadeleye, insanların günlük ihtiyaçlarının nasıl karşılanacağına ilişkin daha iyi politikalar üretmekle başlamak gerekir. Bu sağlandığı takdirde insanlar size oy verir. Siz iktidar olursunuz ve demokrasiyi, cumhuriyeti katletmeyi amaç edinmişleri böylece ekarte etmiş olursunuz. Dolaylı yönden yani. Yoksa istediğimiz kadar bu konuları dillendirelim, proje üretip vatandaşın derdine derman olamadıktan sonra mücadeleyi kaybederiz diye düşünüyorum. Örneğin MEB'de bu sıralar oldukça radikal değişiklikler yapılıyor. Face'de siz de takip etmişinizdir. Bağırıp çağırmaktan başka kim ne dedi. Ne önerdi. Daha doğrusu CHP ne dedi. Ne önerdi. Ben CHP'den, eğitimci milletvekillerinin de katıldığı (eski-yeni) uzmanlar ile birlikte partinin eğitim politikasının ne olduğunu açıklamasını beklerdim. Siz CHP'nin eğitim politikasını biliyor musunuz? Şahsen ben bilmiyorum. Kardeşim programda yazıyor diyebilirsin. Biliyorum programda yazıyor da bundan kimin haberi var? Ben sayın genel başkandan böyle çıkışlar bekliyorum. Örnekse işte örnek, işte proje. Bunun gibi yüzlercesini sayabilirim. CHP'ye ve genel başkana hem sahip çıkacağız, hem de yapıcı eleştirilerimizi ortaya koyacağız.

“Bu düşüncelerinizin altına imzamı atıyorum... CHP ile ilgili görüşlerinizi bundan önceki milletvekillerine söylediğimde bana aynen dediğin yanıtı verdiler. Ben her gün gazete okuyan arada kitapta okurum ama bilmiyorum halk nerden bilecek dediğimde sen MHP’ li misin dediler ki çok üzüldüm. Evet, yılmak yok ama ben kendi çapımda çabalarken nimetlerinden yararlanan beyler sadece bana sana ya da zaten kendilerinden olanlara ahkam kesiyorlar. Halkın arasına çıkıp anlatmıyor. Bak bugün sayfamda yazdım ekmekle ilgili soba kovası ile ilgili aldatmacaları kim seslendiriyor. Seslendiren olmayınca iktidarda istediği gibi at oynatıyor. Evet, iş aş çok önemli bunların dillendirilmesi lazım.”

MESERRET MART 2021

     Bu sayıda Özay Gönlüm'ün bilinmeyen yönleriyle yaşam öyküsünü ve kendisiyle özdeşleşmiş Umman Nine'nin mektuplarından birini ok...